İl genelinde sorun olmaktan çıkıp eziyet boyutunu da aşmaya doğru ilerleyen trafik sorunumuz bazı cadde ve sokak aralarında artık eziyet boyutunu da aşarak başka bir boyuta geçmeye başladı.
Özellikle yol çalışmaları yapılan bölgelerden hesap yapılmadan sağa veya sola yönlendirilen trafik akışı çok sayıda cadde ve sokak için eziyet olurken ne yazık ki işlek olan yollarda yapılan çalışmaların uzun sürmesi de trafik konumuzun başlıca sorunları arasında.
Son yıllarda bir türlü çözülemeyen kafeler (Ebulfez Elçibey) caddesindeki trafik sorunu sadece o bölgeyi değil o bölgeye çıkan veya o bölgeden geçmek zorunda olan tüm akışı olumsuz yönde etkilemesine rağmen bu caddenin trafik sorunu bir türlü çözülemedi.
Bu caddenin trafiği sorununda en büyük pay araç çokluğu gibi gösterilse de aslında cadde üzerinde her iki yönde kendilerine piyasacı adını veren grupların akşam saatlerinden gece saatlerine kadar çok düşük hızlar ile sürekli olarak cadde üzerinde ring atması.
Yıllardan beri eski tiyatro salonu kavşağı ile TNT kavşağı olarak bilinen kavşak arasında yaklaşık 600-700 metrelik bir bölgede sabit olarak düşük hızlarla gelip giden bu grupların bu cadde dışına atılmadığı sürece bu cadde şeritlerini 20 şeride bile çıkartsalar bu sorunu çözemeyeceklerini anlamayan denetim ekipleri de yine bu trafik sorununun bu noktaya gelmesinin en büyük nedeni haline gelmeye başladılar.
Her akşam başlayan bu rezaleti ara sıra kavşakta veya pak önünde yaptıkları denetimler ile aşmaya çalışan polis ekipleri denetim noktasının gerisinden sağ taraftan çıkıp yeniden dalga geçer gibi aynı caddeye giren piyasacıları görmezden geldikleri sürece Aksaray trafiğinin sorunu bitmek yerine artarak devam eder.
Bu caddeyi sadece milletin karısını, kızını izlemek onlara görgüsüzlüklerini göstermek için kullanan tiplerin sadece bu cadde de değil, bu caddeye bağlanan birçok cadde ve bulvarda da trafiği felç etmeleri elbette Aksaray’ın da, Aksaray’ı idare edenlerin de sorunları arasında değil.
Bu sorunların aşılması için;
Niğde,
Nevşehir,
Kırşehir,
Ankara,
Konya,
Hakkari,
Van,
Trabzon,
İstanbul,
İzmir,
Antalya ve hatta Pekin, Amsterdam, Berlin, New York gibi şehirlerdeki etkili ve yetkili insanların devreye girmesi gerekiyor ama onlar da kendi dertlerine düştükleri için bize pek vakit ayıramıyorlar.
“Ben milletle kötü olmayayım, üzdüğüm çocuklar nüfuzlu birinin çocuğu çıkar da başım belaya girer. Benden sonrası bakar nasıl olsa” düşüncesiyle hareket eden etkili ve yetkililerimiz de bu konuyu sorun olarak görmedikleri için hep beraber bırakalım da ülkemiz görgüsüzlüğün ve kuralsızlığın dibini görsün.
Her zaman dediğim gibi Nasıl olsa etkisi ve yetkisi olanlar bu şehirdeki insanlar ile sadece aynı havayı soluyup aynı hayatı yaşamıyorlar…
Yorum Yazın