
Deprem felaketlerden ders çıkartmaktan başka çıkar yol bilinmeyen ülkemizde Aksaray’da bir afet ve acil durum müdürü yıllar önce felaketlerin gönüllülerin de desteklemeleri ile savuşturulacağını tespit ederek Türkiye’deki ilk AFAD gönüllü sistemini oluşturmuş ve bu sayede sadece 6-7 kişiyle çalışmak zorunda bırakıldığı Aksaray’da alanına giren olaylara müdahale hızı ve sayısı ile de ülke genelinde büyük bir başarıya da imza attı.
AFAD il müdürlüğünde verilen eğitimler ve AFAD personelleri ile gönüllülerin kaynaştırılarak bir ekip haline getirilmesi sonucu ortaya çıkan yüzlerce kişilik AFAD ekibindeki gönüllüler dışındakilere maaş ödeyen devletimiz de büyük bir tasarruf sağlıyordu.
Aksaray’daki bu gönüllü ekibinin verimi uzaktan merakla izlenirken 6 Şubat tarihinde meydana gelen depremler sonrasında Kahramanmaraş merkez ve Elbistan ilçelerinde görev alan Aksaray’ın AFAD ekibi bir bölge AFAD ekibinden bile fazla mücadele vererek gönüllük sisteminin en net başarısı olarak da hafızalara kazındı.
Ancak işin şov kısmını daha çok benimseyen sevgili idareciler yapılan işim şovdan ziyade bir gönül işi olduğunu unutunca ortaya çıkan “akredite” saçmalığı sayesinde Aksaray’daki 6 Şubat sürecindeki ekibin büyük bir bölümünü kaybederek sadece “akredite” ettirdikleri (Aksaray AFAD malzemeleri ile girilen sınavlardan geçtikten sonra ekipman ve malzemeleri toplanan) ekiplerle yola devam etme yolunu seçtiler.
Bu yolun çizilmesinin ardından 450 bin nüfusu olan ancak gün içerisindeki hareketler nedeniyle 700 bine yakın insanın hareket halinde olduğu bir şehirde personel eksikliği nedeniyle olaylara müdahale edemez bir hale getirilen bir kurum halen gönüllü eğitimlerine devam ediyor.
Geçmişte olan ve her türlü olayda sizlerle beraber görev alan, 6 Şubatta günlerce evlerinden uzak kalan ve betonların arasında bir nefes arayıp betonların üzerinde 1-2 saat uymaya çalışan, gönüllüğün bir gönül işi olduğunu ve hiçbir şey beklemeden evlerini, eşlerini ve çocuklarını bir kenara bırakıp bir kuruş bile beklenti içerisinde olmadan yola düşen o eski gönüllülere ne oldu?
Deprem bölgesini bir defa dahi gelip görmeyen ve gönüllüler konusunda hüküm verme hakkını kendisinde gören sevgili idarecilere bunun hesabını sorabilecek bir Allah’ın kulu var mı bu ilde?
Şimdi gerçekten de eğitimleriniz, yön vermeleriniz ve ekipmanlarınız ile akredite ettiğiniz ekipleriniz ile son 2 yılda kaç tane olaya çıktığınızı ben bir Aksaraylı ve gazeteci olarak merak ediyorum.
Akredite ettirmediğiniz ve kurumunuzdan bir şekilde dışladığınız geçmişteki gönüllülerinizin bu güne kadar yerini doldurabildiniz mi?
Son olarak da gerçekten her zaman yardımınıza koşan gönüllülerinize düşmanlığınız nereden geliyor ki daha eski il müdürünün Aksaray’dan ayrılması ile gönüllüleri pasifize ederek Aksaray AFAD’ı bu duruma getirdiniz?
Yaşadığımız onca felakete rağmen büyük felaketlerde halkın yardımı olmadan hiçbir iş yapamayacağınızı 6 Şubat’ta bile göremediyseniz elbette bizler ne yazsak boş.
Allah yeni bir felaket vermesin vermesine de yeni bir felaket yaşanırsa kaç tane gerçek gönüllü (Görev yazısı beklemeyen, para almayan, izin yazısı beklemeyen, taktir ve teşekkür beklemeyen) bulacaksınız?
Yorum Yazın