
Ne yazık ki yurt genelinde uygulanan anormal kira zam oranlarından Aksaray’da nasibini aldı.
Alt ve orta gelir grubunu ilgilendiren kira oranları konusunda iki yakası bir araya gelmeyen ahalimiz kara kara düşünürken ülkedeki yaşanan ekonomik krizi ellerini ovuşturarak bekleyen ev sahipleri de kiracıların sırtlarındaki yükleri daha fazla arttırmak adına ellerinden gelenin en fazlasını yapmaya gayret ediyorlar.
Çoğunun defterdarlığın adresini bile bilmediği ve bir ailenin nasıl ve ne şartlarda yaşadığını umursamadığı bu insanlar kira artışlarında tavan olarak belirlenen TÜFE oranları konusunda da bilgi sahibi olmadıkları bizlere ulaşan şikayetlerden ortaya çıkıyor.
Bazı kiracılar bırakın ay sonunu, maaşlarını aldıktan sonra ayın dörtte üçünü parasız geçirirken, bazıları da sadece ev sahiplerine ödeyecekleri kiralar için eşlerini veya çocuklarını çalıştırırken Aksaray’ın bazı noktalarında ev kiralarının asgari ücreti de aştığı dedikoduları aldı başını gidiyor.
Elbette “Ne var bunda, bu bir dedikodu” diyebilirsiniz ama bizim şehirde ev kiraları TÜFE’ye göre değil dedikodulara göre belirleniyor.
Örneğin bir apartman dairesinde oturan bir kiracının kirasının 8 bin liradan 15 bin liraya çıkması o semtteki tüm kiracı ve ev sahiplerini yakinen ilgilendiriyor.
Bu zammı duyan ev sahipleri hemen kiracılarının kapısına koşarak tahliye taleplerini sıralayarak kiracılara zam yaptırmak için ellerinden gelen baskıyı uyguluyorlar.
Şehrimizin yüzde 80’inde durum bu yöndeyken bazı yerlerde de yasal haklarını çok iyi bilen ve bunu fırsata çeviren kiracılar da ev sahiplerinin burunlarından getirmeyi ihmal etmiyor tabi.
Yaklaşık 2 sene önce kiracıları yüksek enflasyondan korumak için uygulanan yüzde 25 tavan artış oranına bile yüzde 80’lik kesim uymazken bu yüzde 20’lik bölüm içerisinde şu anda 4-5 yıllık binalarda 5 bin liraya oturan olduğu ve mahkemede sorunların çözülmeye çalışıldığı da bana ulaşan bilgiler arasında.
Son yapılan zamlarla birlikte 8 aydır 22 bin liraya çalışan ve ev sahibi hayalini bile kuramayan kiracılar artık çalıştıkları maaşların tamamına yakınını sadece barınma giderleri için veriyorlar.
15-20 Bin lira kiraya elbette bazı insanlar şükür edin diyebiliyor. Antalya, İstanbul, Ankara, Konya veya yurt dışındaki şehirlerdeki ev kiralarını örnek gösterebilecek iktisat bilgisi ile “Şükredin” diyebilme hakkını kendilerinde buluyorlar.
Şehrimizin yeni yerleşim yeri olan ve gelecekteki Aksaray’ın yaşam alanı olarak adlandırılan geçmişin bataklığı Tacin bölgesinde 25-30 bin lira aralığında kiraları da duyarken artık el insaf demekten kendimizi alamıyoruz.
Dar gelirlinin en büyük ev sahibi olma umudu olan TOKİ’nin de Aksaray’daki projelerde çuvallaması ve yüksek ödeme planlarına kentsel dönüşüm çalışmaları da eklenince gömleklerinin iki yakası bir araya gelmeyen dar gelirli kiracılarımız artık yakayı bir araya getirmekten vazgeçip o gömlekleri de yırtıp attı.
Düğün salonlarını bile gece saatlerinde tek, tek denetleyen insanların ev kiraları konusunda ev sahiplerine bir gün Aksaray defterdarlığının adresini tarif etmemesi de bu sürecin tetiklenmesine neden oluyor.
İnsanlar artık umutlarını kaybetmiş, gelecek endişesi ile hayatta kalmaya çalışırken artık birileri sadece Aksaray genelinde değil ülke genelinde bu kira sorununa kalıcı olarak el atmalı.
Devletin açıkladığı “TÜFE’yi tanımam, o da neymiş?” diyen ev sahiplerine “Devlet kendini hatırlatmalı. Artık ekonomik olarak kırılma noktasında olan insanların son lokmalarına göz diken insanlara birilerinin “El insaf” demesinin vaktinin geldiğini ne zaman anlayacaklar???
Yorum Yazın