Son dönemde ülke gündeminde konuşulan ve tartışılan konulara baktığımda 84 milyonluk Türk halkı ile 1 milyonluk ağzında altın kaşıklarla dünyaya gelmiş olan kişilerin çok farklı olduğunu görüyoruz.
Hep beraber bu oksijeni tüketmemize rağmen ayrı hayatları yaşayıp, ayrı sıkıntıları dert ediyoruz kendimize.
Mesela bu 1 milyonluk kitle;
Geçim sıkıntısını,
Sağlık sorununu,
Eğitim sorununu,
Ulaşım sorununu,
İşsizlik sorununu bilmez.
Bizler bu sorunları dile getirdiğimizde “Bu mu sorun?” diyerek şaşırırlar.
Çünkü bu ülkede yaşayan 1 milyonluk bir kitlenin yukarıda yazdığım ve her bir ailenin veya bireyin en az 3 sorunu olan konular konusunda en küçük bir endişesi bile yoktur.
İşte bu yüzden sizlerin derdi dert değil onlarınkinin yanında.
Bu 1 Milyonun dertleri arasında
Siyasi partilerdeki koltuklar,
Devlet kurumlarındaki atamalar,
Devlet tarafından yapılan kamu ihaleleri,
Teşvikli kamu arazileri,
Ay sonunda alınacak olan 6 rakam grubundaki şişkin maaşlar yer alır.
Onlar bunlarda aksama olursa az biraz huzursuz olurlar.
İşte bu yüzden 85 milyonun derdine sıra gelmiyor.
***
Aksaray’dan küçük bir örnek mi vereyim;
Aksaray’da yukarıda saydığım sıkıntılar arasında halkın en çok dert ettiği ve sıkıntı yaşadığı, sorunların azalmak yerine artmaya devam ettiği sağlık.
Millet randevu alamazken, sağlığı yönetenlerin de hastane ekibinin de keyfi tıkırında.
Yıllardır bu konuda yazılan yazılar ve yapılan haberler ile halkın isyanı konusunda atılmış kaç adım var?
Son olarak kaleme aldığımız randevu ve sonrasındaki süreçle ilgili bir adım atılabildi mi?
Daha 7-8 sene öncesine kadar bugünkü kapasitenin yarısı ile sıkıntı yaşanmayan sağlıkta ne oldu da dibin bile dibini gördük?
***
OSB’deki ulaşım sorunu çözülebildi mi?
Oraya açılan bir okuldaki öğrencileri okula götürmemek veya getirmemek için işlerine gelen kamera kayıtlarıyla ortada gezenlerle ilgili hiçbir işlem yapıldı mı?
ASÜ’deki ulaşım sorunu aşılabildi mi?
Hastanedeki ulaşım sorunu çözülebiliyor mu?
***
İstihdam için İŞKUR kapı, kapı gezerken teşvikleri en sonuna kadar kullanan bu fabrikalara bir yaptırım yapılıyor mu mesela?
TYP kapsamında işe alınan binlerce insan boşta kaldıklarında geçimlerini nasıl ve ne şartlarda sağlıyor? Bunu dert edip araştıran oldu mu sizce?
İşbaşı eğitim programı ile işe alınıp her şartta çalıştırıldıktan sonra bir gecede ortaya konulan işçiler ne yapıyor diye soran var mı?
Özetle hepsinin cevabını ben vereyim, çünkü onlar okusa da konuşmazlar.
Elbette hayır…
Yorum Yazın