© Aksaray 68 Haber 2021

Prof. Dr. Selahattin Çavuş “Ekran Süresinin Artması Hastalıkları Tetikliyor”

Teknolojik gelişmeler ile birlikte iletişim alanında da çeşitli değişimler yaşandığını kaydeden ASÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selahattin Çavuş, dijital çağda ortaya çıkan hastalıklar ile ilgili önemli bilgiler verdi. Prof. Dr. Çavuş teknolojik gelişmelerin olumlu etkilerinin olduğu kadar olumsuz etkilerinin de olduğunu vurgulayarak “Teknoloji modernleşmenin en önemli göstergelerinden birisi oluyor ve teknoloji çağında yaşıyoruz. Olağanüstü bir teknolojik ilerle süreci içerisindeyiz ve bunun bir boyutu da iletişim teknolojileri olarak karşımıza çıkıyor. Dijital teknolojiler hayatımızı kolaylaştırıyor ve çok önemli faydaları var. Dijital iletişim teknolojilerinin hayatımıza getirdiği kolaylıklar olduğu kadar zararları da var. Özellikle son yıllarda bu zararlar bizleri kuşatıyor” dedi.

Teknolojik gelişmeler ile birlikte iletişim alanında da çeşitli değişimler yaşandığını kaydeden ASÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selahattin Çavuş, dijital çağda ortaya çıkan hastalıklar ile ilgili önemli bilgiler verdi. Prof. Dr. Çavuş teknolojik gelişmelerin olumlu etkilerinin olduğu kadar olumsuz etkilerinin de olduğunu vurgulayarak “Teknoloji modernleşmenin en önemli göstergelerinden birisi oluyor ve teknoloji çağında yaşıyoruz. Olağanüstü bir teknolojik ilerle süreci içerisindeyiz ve bunun bir boyutu da iletişim teknolojileri olarak karşımıza çıkıyor. Dijital teknolojiler hayatımızı kolaylaştırıyor ve çok önemli faydaları var. Dijital iletişim teknolojilerinin hayatımıza getirdiği kolaylıklar olduğu kadar zararları da var. Özellikle son yıllarda bu zararlar bizleri kuşatıyor” dedi.

“İnternet ve Akıllı Cihazlar Dijital Teknolojilerle Yakınlığımızı Arttırdı”

İletişim sistemlerinin insanlar üzerinde oluşturduğu olumsuz etkilerinin birkaç başlıkta gruplandırabileceğine dikkat çeken Çavuş, dijitalleşmenin fizyolojik ve psikolojik hastalıkları ortaya çıkardığını dile getirdi. Prof. Dr. Çavuş konu ile ilgili “Olumsuz etkilerden ilki bu araçların yoğun kullanımına maruz kaldığımız ve bağımlılıklara sebep olan durumlar var. Davranışsal bağımlılıklar son yıllarda oldukça yaygınlaştı. İletişim teknolojilerinin bağımlılıklara sebep olduğunu artık biliyoruz. İkinci boyutta maruziyetlerden ortaya çıkan mahremiyet ve veri ihlalleri bulunuyor. Dijital çağda mahremiyet önemli bir sorun haline gelmeye başladı. Üçüncü noktada şiddetin sanal teknolojilerle birleştiği bir konu olan sanal zorbalık veya siber zorbalık dediğimiz bir kavram ortaya çıktı. Bütün bu problemlerin neden olduğu fizyolojik ve psikolojik rahatsızlıklar karşımıza çıkmaya başladı. İnternetin yaygınlaşması ve akıllı telefonlar ile birlikte vazgeçilmez bir hale gelmesi, dijital teknolojilerle yakınlığımızı arttırdı. Bu yakınlaşma zamanla patolojik bir noktaya evrildi.” şeklinde konuştu.

“Teknolojik Cihazları Dijital Bir Ebeveyn Olarak Görüyoruz”

Dijital çağda ekran kullanımının kaçınılmaz olduğunu söyleyen Çavuş, ekran kullanım sürelerinin son yıllarda 0-2 yaş grubunda yüzde 50 oranında artış gösterdiğini dile getirdi. Teknolojik cihazların dijital ebeveyn olarak görüldüğüne ve yol açtığı dijital hastalıklara dikkat çeken Prof. Dr. Selahattin Çavuş “İletişim bilimcilerinin de ilgilendiği nokta iletişim araçlarının neden olduğu hastalıkların etkilerinin araştırılması yönünde oldu. Dijital teknolojilerin sebep olduğu hastalıkları araştırdığımızda nomofobi, FoMo, sosyal medya depresyonu, sanal gerçeklik hastalığı, hayali titreşim sendromu gibi hastalıkları görüyoruz. Cep telefonundan uzak kalma korkusu olan nomofobi hastalığı akıllı cihazlara ne kadar bağımlı hale geldiğimizin bir göstergesi oluyor. Gün içerisinde bile telefonumuzdan kısa süreli uzak kaldığımızda kaygı ve stres bozukluğu ortaya çıkıyor. Sürekli olarak bir bildirime maruz kalmak durumundayız ve bu bildirimlerle hayatımızı idame ettiriyoruz. Nomofobi özellikle çocuklarda ve gençlerde yaygın olarak görülüyor ve çeşitli araştırmalar yapılmaya devam ediyor.

Ekran kullanım sürelerinin artmasıyla birlikte akıllı cihaz kullanımı 0-2 yaş grubu arasında yüzde 50 oranında bir artış gösterdi. Teknolojik cihazları dijital bir ebeveyn olarak görüyoruz ve çocukları susturma aracı olarak kullanıyoruz. Bundan kurtulmak için bilinçli bir toplumun oluşturulması önem taşıyor.” ifadelerini kullandı. Çavuş sözlerine “Güncel gelişmeleri kaçırma korkusu olarak bilinen FoMo, ekrandan ve dijital teknolojilerden uzak kalmamıza izin vermiyor. Bunun yanı sıra sosyal medya depresyonu ve sanal gerçeklik hastalığı en çok kaygı bozukluğu ve depresyona neden oluyor. Bu tür hastalıklar bağımlılığı tetikleyerek ekran süresini arttırıyor. Bunlardan korunmak için dijital teknolojilerle ilgili bilinçli ve farkındalık sahibi olmamız gerekiyor.” diyerek son verdi. (Haber: Seda OLGUN- Fotoğraf: Ramazan KOÇ)

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER